Doğruya doğru, …..

 

Kale’deki etkinlikler.

Çok zaman eliştirmekte olduğum Sayın Başkanımız Mazlum Ağan’ı burada tebrik etmek ve kendisine şahsen teşekkür etmek istiyorum. Sosyal faaliyetlerde göstermiş olduğu başarılı girişimler bizi mutlu ediyor.

İki yılda restore edilmiş olan Kale hendek alanında yapılan etkinlikler, hakikaten Bodrum’a renk ve kalite getirmekte. Bu yıl da fevkalade bir programla zevgkli geceler yaşayabildik. Tekrar teşekkür ederiz.

SSCB parçalandığı zaman gerisinde kültür seviyesi üst düzeylerde olan Cumhuriyetler bıraktı. Bunun nedenlerinden birisi de halkı sosyal etkinliklerle yetiştirmiş olmalarıydı. Halkın ödeyebileceği bedellerle katılabildikleri, hatta bazen bedava olan konserler, baleler, oyunlar, konuşmalar, kültürlerinin artmasına yardım etmişti.

Ümidim, Antik Tiyatroda yapılan programların bedellerini örnek almayarak, Kale’de yapılanlarınkini halkın ödeyebileceği bir düzeyte tumalarıdır. Bırakalım oraya giden gitsin, Kale ise Bodrum’un olsun, herkezin kolaylıkla gidilebileceği bir yer olarak kalsın.

Kalenin onarım sırasında sandalyelerinin değiştirilmiş olması şüphesiz en olumlu girişimlerden birisiydi. Bu hususta kimin katkısı olduysa candan kutluyorum. Duvarlardaki ve girişteki dekorların yapılmasını da alkışlıyorum. Bu tür gelişmeler Bodrum için çok önemli ve kaliteli görünüm yolunda atılmış büyük bir adımdır.

Biraz sıkıntı veren bir yanlışlığı da dikkatlerine getirmeyi bir borç biliyorum: Sandalyelerein numaraları her ne hikmetse arkalarına konmuştur, ve bunları görmek çok zor olmaktadır. Devamlı olarak herkez başını arkasında oturanın kucağına uzatarak arka taraftaki numaraları görmeye çalışmaktadır. Sanırım numaraların sandalyenin ön kısmına konulması bu sıkıntıyı önleyecektir.

**********

Vapur iskelesi

Hayırlı uğurlu olsun, vebâli isteyenlerin boynuna. Görülüyorki Bodrum, iskelenin getirmesini beklediği, belki de hayali, ticari kazancın beklentisi peşinde, başka şeyleri hesaba katmayı unutmuş. Ne yapalım, zaman neyin acı neyin tatlı olduğunu gösterecek.

Geçenlerde Sayın Ahmet Ertegün BSİAD’ın davetlisi idi. Kendisine Bodrum’un geleceğinde ne görmek istiyorsunuz diye sorulduğunda, -Bodrum bir tatil yeridir. Buraya eğlenmeye de gelen, denize girmeye de gelen vardır. Eğlenmeye gelen de, tatil yapmaya gelen de, birbirlerinin rahatını kaçırmayacak şekilde hereket etmelidir. Sabahlara kadar süren gürültü olmamalıdır, bu tür etkinlikler içe dönük olmalıdır. Bodrum gelişecektir, bunun önüne geçilemez, Ümidim bir Marsilya olmamasıdır, benzeri şeyler söyledi.

Burada dikkat edilecek nokta, –Marsilya’ya benzememesini arzulaması idi. Marsilya bir liman şehridir, ve giden ne olduğunu bilir.

Ok yaydan çıkmıştır ve iskele yapılacaktır. Artık ne söylesek, nekadar uyarsak faydası yok, bütün bunlar geride kaldı. Bodrum artık Bodrum olmaktan çıkacak, ve bütün zarafetini kaybedecek.

Yapmayı vazife bildiğim birkaç uyarı var:

Burası Kruvazör iskeleye çevrilmesin ve denizi doldurarak yapılacak 20 dönüm arazide yeni bir çarşı kurulmasın.

Bakanlıktan alınmış müsadeye uygun olarak, yâni,  iskele olarak kalsın,

Şimdiden bütün altyapı ve yollar hazırlansın.

Şimdiden bütün turistlerin ihtiyaçlarını giderecek servisler geliştirilsin.

Eğer bunlar vaktinde yapılmazsa, bu iskele bekleneni vermez ve elimizde Bodrum’u mahvetmiş olan bir Dinasor kalır. Sonradan ağlamak da fayda vermez.

Benden söylemesi, doğruya doğru, eğriye eğri. Darılmaca yok.

About The Author

0 Comments