Acizlik

 

Üç hafta evvel çıkan bir haberde, inşaat mevsiminin gelmesiyle ağır yük kamyonlarının yolları harap ettiği ve bu nedenle vatandaşın çeşitli şikayetlerde bulunduğu yer almaktaydı. Yapılan başvurulara Belediyenin cevabı olarak aşağıdaki yazı 4 Mart’ta yayınlanmıştı:

“Biz yollara zarar verenlere gerekli cezayı kesiyoruz amma cezayı ödemiyorlar ve mahkemelik oluyoruz. Ağır tonajlı araçların verdiği zararları, cezayı kestiğimiz otel inşaatı sahipleri ödemek zorunda. Ya da sezon yaklaşmadan bu yolların yapımlarını üstelenmek için bir çözüm üretmeliler. Çevreye ve yollara, alt yapıya verdikleri zararlar yüzünden belediyeler rutin işlerini halledemiyorlar” denilmekteydi. Bu cevabı gazetye kimin vermiş olduğunu bilmiyorum ve bu şahsın yetkisiz birisi olmasını ümit ediyorum. Aksi halde biz bildiğimizden daha da fazla zorluklarla karşı karşıyayız. Nedenini beraber inceleyelim;

Evvela şunu belirmek gerekir ki, şayet Belediye bir ceza keserse, cezanın nedenine göre, ödenmediği takdirde, ya bu şahsın vasıta kullanma belgesi, ya plakasını alınır, birdaha iş görmesine manî olunur, evvela problemli olay, yoldan kaldırılır. Biz parayı alamıyoruz, bizi mahkemeye veriyorlar diye yakınmak ayıptır. Veya yerel bir iş sahibini kayırmak için örtbastan ibarettir.

İkincisi, eğer yol kötü yapılmışsa, veya dekoratif değerde bir yerdeyse, ağır vasıtaların geçmesine uygun değilse, neden o yolun başına en fazla nekadar ağırlığın gireceği ve girdiği takdirde cezanın ne olacağı yazılmamıştır?

Üçüncüsü, şayet böyle bir bildiri yapılmamışsa, oraya giren vasıtaya Belediyenin ceza yazmak hakkı nasıl olabilir?

Dördüncüsü, müsadesini alarak inşaat yapan bir şahıstan kamu yolunu kullandığı zaman, yasaklanmamış bir yol bozulduğunda, belediye nasıl bir hak idda edebilir, nasıl bu şahsı sorumlu tutabilir?

Beşincisi, sorumlu tutabilecek durum olsa da, nasıl olur da çözüm üretilmesini halktan bekleyebilir?

Dünyanın nersinde bir belediye acizliğini bukadar zavallıca sergileyebilir?

 

İşin aslı, temelde yatan düşünce tarzı, gene bizim en meşhur kabiliyetimiz olan sorumluluğu başkasına yükleyerek temize çıkmaya çalışmak çabasıdır.

 

Bizler, bir taraftan bazı yapılan olumlu işleri takdir etmek gayretini gösterirken, bizi idare eden kafaların hâlâ bukadar gerilerde olmalarını, bukadar bilgisiz hareket etmelerini görmek hakikaten hazmedilmesi zor birşey. Bu tutumlara maruz kaldığımız için utanıyorum.

Ümit ederim ki yukarıdaki beyanat tamamen yanlış olsun ve ben bu yazı için seve seve özür dileyeyim.

Amma şayet doğruysa:

Sayın yetkililer, evvela sokakları artık bu günün şartlarına göre yapmaya başlayın,

Yolların cinsine göre ne gibi vasıtaların girebileceğini belirleyin,

Uygunsuz kullanma olursa da, nekadar ceza kesileceğini evvelden belli olsun,

Yollar yasaya uyulmamasından tahrip olduğunda, mes’ul kişinin nasıl ve nekadar bedel ödeyaceğini evvelden bildirin,

Bunlar belirlendikten sonra cezayı kesin ve vermiyorlar diye şikayet edeceğinize, belgsini alın, vasıtayı haczedin, hapse atın, inşaatı kapatın, yasal olarak gerekeni yapın ve yetkiniz kullanmayı öğrenin,

Cezalanması gerekenin de, hal çaresi bulmasını bekleyecek kadar saflaşmayın.

 

Birdaha da karşımıza bukadar saçmalık ve acizlikle çıkmamanızı rica ederiz. Çok ayıp oluyor.

About The Author

0 Comments