Ders almak ve Sel

Eylülde olan sel felaketinde suçlu bir yıl evvelki yangın olarak belirlenmiş ve herkez rahat etmişti. Geçen hafta olan sel için de yasak olduğu halde sel yatağı olan yollara park eden otolar gösterildi ve kimseden ses çıkmıyor. Amma benden çıkacak, çünki artık bıçak kemiğe dayandı.

Sel yatağı olan yollarda park edilmemesi için geyret etmişler amma başarılı olamamışlar. Çaresi: Başarılı olamayan yetkilileri cezalandıralım.

Seçimler öncesinde, alel acele, sel yatağı olan yollara yapılan yer altı kanalları yetersizmiş. Çaresi: Yetersiz yapanları cezalandıralım.

Evvelce üç defa sel sularının kentin içine gelmemesi için dağların eteğinde kontrole alınması gerektiğini antlatmaya çalıştık, anlamadılar. Çaresi: anlamayanları cezalandıralım.

Gümbet sahilini deniz dalgaları kaplamış. Çünki tamamen dolgu olan bu sahil şeridi yeterli seviyede yükseltilmemiş ve biraz kabaran dalgaların altında kalmış. Çaresi: Bu dolguyu yaparken bukadar kısa görüşlü ve bilgisiz olan yetkili kimse onu cezalandıralım.

Dalgalar bastırmış, pis atık suları yolları basmış. Çaresi: Atık borularını yağmur borularından ayırmayanları cezalandıralım.

Bu yıl Eylülde olan selden sonra birçok arık yapılmış amma ölçüleri kafi gelmemiş. Çaresi: Arıkların hesabını yanlış yapan kimse onu cezalandıralım. Neden mi?

Çünki bunlar için halk cezalanamaz, halk madur olandır.

Çünki artık bu biganeliklere, bu düşüncesiz hareketlere, halkın canına, malına, rahatına bukadar değer vermemeye, tahammül etmek mümkün değil. Yeteeeeer diye bağırmamız ve hakkımız olan servisleri istememiz gerekiyor. Yegane istediğimiz, gözlerini, kulaklarını açarak, bu günü geçiştirmek ve kriz komiteleri kurmak yerine, yarın için planlama komiteleri kurmaları ve planlananları, ne pahasına olursa olsun, uygulamaları.

Gelişen bir kentin bu gibi önemli konulardaki alt yapısı tamamlanmamış olabilir. Amma kesinlikle planlanmış olması gerekir. Plansız olan herşey, yama yapmak, deliği tıkamak, ek yapmak çaresizliğini doğurur. Bu planlamaları tam kapsamlı olarak, son bilgilere, ve teknolojiye göre yapmak gerekir. Seçim kanalları, gösteriş arıkları, yolun yüksek yerine ızgara koyarak, yolların meylini yanlış yaparak, atık ve yağmur sularını birleştirerek değil.

Bütün araştırmama rağmen, ülkemizde Sel Suları Yönetimi hakkında bir bilim ve yayın olup olmadığını öğrenemedim. Olmayacağınada hâlâ inanmış değilim. Ancak şayet yoksa, bu konu USA de öncelikle uygulama gören, yöreyi korumak, can ve mal felaketlerini önlemek, denizleri temiz tutmak için gereken bütün kretaryaları içeren bir tüzük ile yayınlanmıştır ve elde edilmesi gerekir. Tekerleği yeniden icat etmeye gerek yoktur.

Evet, Bodrumun yarını için ne planladıklarını bilmek istiyoruz, bu bizim hakkımız, cevap vermek de bize çalışan yetkililerin görevidir. Yakın bir zamanda halk uyanacak ve gördükleri zararlar için, hak ve hukuklarının tanınmadığı için, belediyelere tazminat davası açmayı öğrendiklerinde, bu ataletten uyanmak geç olacak, çünki herşeyin bedeli daha da yüksek olacak.

Bu konuda yapılması gerenkenleri detaylı olarak 02 Ekim 2004 , ve 28 Eylül 2004 de çıkan yazılarımda ana hatlariyla anlatmıştım, onlara birkere daha bakmaları yerinde olur.

Benzeri önlemler alınmazsa bu gibi felaketler ve belki can kaybına neden olacak daha beteri,  herzaman başımıza gelebilir. O zaman sorumlu kim olacak? Gecmişten ders almakta olgunluktur, bazı yetenekleri gerektirir. Ümit ederizki yetkililerimiz bundan yoksun değildirler.

Her felakette, halkın maddi ve manevi zararından başka, bu felaketler olageldiğinde, belediyeler plansızlıklarından ötürü, ek masraf yapmaktalar. Bugibi bütçe harici masraflar, diğer yapılması gereken işlere engel olur. Olayları önlemek için gereken yöntemlere masraf birkere yapılırsa, tekrarına neden ortadan kalkar. Hiçbir tabii felaket tamamen önlenemez ancak hiçbir plan yapmadan felaketi beklemek de akıl işi değildir. Önlemlerle felaketler büyük ölçüde önlenebilir. Ders alınmasını bekliyoruz.

Yeni yılınızı kutlar, esenlik ve başarılarla geçmesini, herşeyin gönlünüze göre olmasını dilerim.

About The Author