Trafik ve denetimi

 

Son zamanda başlayan olumlu gelişmeleri memnuniyet ile izlerken, yapılmayan işlerden bahsetmemizin anlayışsızlık olmadığını ve üzerimize aldığımız görevi yerine getirmemiz olarak alımlanacağını ümit ediyorum.

20 Eylül 2002 tarihinde çıkan “Canavarlar” adlı yazımda, trafik yasalarına uymayan vicdansızlar kadar, yasaları uygulamayan yetkililerin de suçlu olduğunu yazmıştım. O zamandan beri nufusun ve araç sayısının artması, trafiğin yoğunlaşmasına, kazaların da artmasına neden oldu. Kimlik kontrollerinin daha sıklaşması yanında, yasaların denetiminde hiçbir ilerleme olmadı.

Yurdumuzda yasaların mevcut olduğunu hepimiz biliyoruz. Biliyoruz amma uygulanmayan yasa neye yarar diye de hergün yakınıyoruz?

Son iki yıldır kimlik kotrolu bayağı sıklaştı ve herhalde bunun gözle görülmeyen bakımlardan büyük faydaları var. Helbette bunun için memnunuz. Fakat bu mutluluğumuz başka şeylerin de yapılmasını bekleme arzumuzu yok etmiyor.

Anlaşılması güç olan bu kontroller yapılırken, polis veya jandarmanın gözü önünde yapılan hatâlara ses çıkarılmaması. Saygısızlar, düşüncesizler, ahlaksızlar, sarhoşlar serbestçe canavarlıklarını yürütmekteler. İstediğimiz özel hiçbirşey değil, sadece mevcut kural ve yasaların uygulanmasını bekliyor, vatandaş olarak hakkımızı arıyoruz.

Dağlar gibi mal yüklemiş, etrafındaki herkezi tehlikeye koyarak giden kamyonun durdurulup cezalandırılmasını,

Açık kasada taş, moloz, toprak, kum, taşıyıp ortalığa saça saça giden kamyonun durdurulumasını,

Kırmızı ışıkda durmadan geçenlere manî olunmasını,

Sollanmayacak yerde sollayanın, usulsüz sollayanın, yakalanmsını,

Usulsuz  şerit değiştiren ve sağ şeritten sol şeridin önünden sola dönenlere manî olunmasını,

Kaldırımlarda motorsiklet kullanılmasının önlenmesini,

Motorlu vasıta girmesi yasak olan yerlerde kesinlikle motorsikletlerin girmesine müsade edilmemesini,

Belirlenmiş hızın üzerinde vasıta kullananların yakalanmasını,

İçkili araba kullanılmasına katiyetle müsade edilmemesini,

Kavşaklarda belirli yol şerit adedinden fazla sayıda vasıtaların yanyana sıralanmasına manî olunmasını,

Ve bu yasa dışı hareketleri yapanların, kâbil olan en ağır şekilde cezalandırılmasını,

Cezalananlara kötü puan verilmesini,

Punalar dolduğu zaman ehliyetlerinin alınmasını,

Bu saygısızların, düşüncesizlerin, tarfik canavarlarının, yollarımızdan yok edilmesini talep ve rica ediyoruz.

 

Bir vatandaş olarak bu istekler bizim doğal hakkımızdır. Yetkililerin de bize karşı olan sorumlulukları ve borçlarıdır. Can ve malımızı korunmak, huzur içinde yaşayabilmek için, kendilerinden sadece vazifelerini hakkıyla yapmalarını istiyoruz. Başka birşey değil.

 

Bodrum yurdumuzun en nadide bir bölgesidir. Hâlen eksikliklerimiz, geriliklerimiz, Bodrum’un iyi ismini yetirmesine neden olmamıştır. Yapılmakta olan girişimlerin yanında uygar bir kentin, uygar bir yaşamda olmasını sağlayacak yukarıda sıralanan ve hergün karşılaştığımız bu sorunların da düzeltilmesi, vakit geçmeden, yapmamız gereken kaçınılmaz sorumluluğumuzdur. Gerkenleri yapmak için, ne ek ödeneğe, nede ek personele gerek vardır. Herkezin sadece vazifesini lâikiyle yapması yeterlidir.

 

About The Author