Sezarın hakkı
Partizan olanlar genellikle kendilerini taraf tutumaktan kurtaramazlar. Bizim böyle bir sorunumuz olmadığından, hakikatler ve mantık yoluyla hareket etmek dürüstlüğünü kolaylıkla gösterebiliriz.
Son haftalarda cevre yolunun yapımında gecikmeler nedeniyle halkın karşılaştığı zorlukları yansıtan yazılar haklı olarak basında yer alıyordu. Program yanlışlığını hepimiz kınadık. Ben hâlen uzakta olduğum için çekilen sıkıntıların mikdarını ancak tahmin edebiliyorum ve halkı haklı görüyorum. Ancak her hadisede başka bir yön de olabileceğini hatırımızdan çıkartmamamız da gerekmektedir.
Geçen gün Sayın Başkan Mazlum Ağan verdiği beyanatta bu zamansız yol inşaatının neden kaynaklandığını gayet açık olarak halka bildirdi. Hiçbir saklı yola gitmeden, derdini bizimle paylaşmasından dolayı kendisine teşekkür ediyor ve tebrik ediyorum. Zamansız olmasına rağmen inşaata devam edilmesi için yaptığı seçmede de haklıdır. Şayet bunu geciktirmeye kalksaydı bu fırsatı birdaha yakalamamaız mümkün olmayabilirdi. Memeleketimizin durumu hepimizin malumudur, gösterdiği sebepler şüphe götürmez.
Bu şartlar altında da Sezarın hakkını, Sezara vermemiz bizim vazifemizdir.
Benim asıl endişem yapılan işlerin kapsamınını bilmemek. Kavşakların ve yolun onarımı deniyor. Bugüne kadar yapılan açıklamalarda hiçbir bilgi verilmemişti. Bu işin Karayollarından kaynaaklandığını biliyoruz amma Belediyenin halka, hiç değilse basına, bilgi vermesi gerekmezmiydi? Halkı saymama, karanlıkta bırakma, ve daima iş geçtikten sonra sızlanmaya maruz bırakma devri geçmedi mi?
Bugüne kadar Karayollarına kavşaklar için yaptığım başvurulara aldığım ve almadığım yanıtlar, onların evvelki kavşak uygulamalarında gösterdikleri gerilik, Torba kavşağında üç defa üst üste meydana gelen yanlış düzenleme geçmişine dayanarak, yeni yapılan “kavşak düzeltmeleri” nin sağlığı hakkında ciddi olarak endişedeyim. Keçmişteki düşünce tarzındaki kişilerin doğru bir uygulama yapabileceğine de inanmış değilim.
Dört yıldır defatle yazdıktan, kroki bile yapıp gönderdikten sonra, kavşakların tekrar yapılacağı belli olunca, Sayın Belediyenin sadece bir saygı gösterisi olarak da olsa, bana olmasa bile, hiç değilse iki satır ile Gazeteye bilgi vermesi yerinde bir hareket olmazmıydı? Basın ile Belediyenin arasında devam etmekte olan iletişim kopukluğunun düzeltilmesi yolunda yerinde atılmış bir adım olmazmıydı?
Görüyoruzki hâlâ Belediyekiler kendilerini bizlerin üzerinde bir düzeyde sanmaktalar. Orada bulunan herkezin kamuya çalıştıklarını unutuyorlar. Yaptıkları vazifede, bizim oyumuzla, bizim paramızla, bizim işlerimizi yapmakla sorumlu olarak bulunduklarını hatırlayamıyorlar.
Sayın başkanımızın açıkladığı gibi, bu hadiseyi bizler bir mücbir sebep olarak alımlayıp, sıkıntıları hoş görelebiliriz. Ancak halkı evvelden haberdar etmemelerini ve gerekli önlemleri almamış olmalarını mazur görmek zor. Bunu halka akarşı olan saygı ve değer noksanlığı alışkanlığına yormaktan başka bir şekil bulamıyorum. Sadece, halk katlanır diye düşünebilmek ayıptır, bunu kesinlikle reddediyorum.
Belediyenin her unsuru ile halk hizmetinde olduğunu, halka karşı her yönde saygı duymaları gerektiğini, bilgi vermek, ve gereken önlemleri almak, sorumluluğunda olduklarını birdaha unutmayacaklarını ümit ederim.
Bizim Belediye unsurlarına karşı olacak saygımız, ancak onların halka gösterecekleri saygı ve değer ölçüsüne orantılı olarak, var olabilir. Aksi sadece tabasbus yapanların baş vurduğu alçakca bir yoldur. Unutulmasın.
Son yorumlar