Utanması olan utansın

 

Bodrumda ve yurdun birçok yerinde, halkımızı yasaları çiğnemeye teşvik eden ve yalınış kullanılanıldığı için tehlikeli durumlar yaratan trafik işaretleri hakkında, 30 Ağustos 02 tarihli gazetemizde çıkan ”Suçlu kim” başlıklı yazıma bir yanıt alamamış olmaktan ötürü, Ekim 10. 02 tarihinde Karayolları Genel Müdürlüğüne dilekçe göndermiştim.

Bodruma döndüğümde Belediye Trafik Müdürlüğünden 06 Kasım 02 tarihli, aşağıdaki cevabın gelmiş olduğunu gördüm:

“İlgi dilekçenizde belirtilen yol işaretleri tarafımızca incelenmiş olup, Belediyemizin yetki alanı içerisinde trafik mecburi yön levhası ve iki şeritli yol bulunmamaktadır. Belirtilen mecburi yön levhaları ve iki şeritli yollar Karayolları genel Müdürlüğünün sorumlu olduğu yol güzergahlarında bulunmaktadır. Bilgilerinizi rica edrim. Belediye Başkanı, Mazlum Ağan

Ayrıca Karayolları Genel Müdürlüğünden de 15 Kasım 02 tarihli, cevapta “Kaplama yüzeyine tatbik edilen okların yalınış uygulandığı konusunda ilgide kayıtlı dilekçeniz incelenmiştir ………….. bu işaretlerin hangi kesimlerde bulunduğunun daha açık bir şekilde belirtilmesi halinde yapıldığı söylenilen yalınış uygulamaların ortadan kaldırılmasına çalışılacaktır. Genel Müdür, Ahmet Bulut denilmekte idi. Bu yazıdan, Karayollarındaki yetkililerin okuduklarını anlamadıkları görülmektedir.

Ben dilekçeyi Karayollarına yazmış, bigilenmeleri için de Bodrum Belediyesine kopyalamıştım.  Üzüntü ile not etmemiz gereken taraf şu ki, belediyedeki yetkililer konuyu incelediklerini fakat konunun kendilerine ait yollarda olmadığından birşey yapmayacaklarını bildiriyorlar. Bunu teessüfle karşılıyorum. Ben vatandaş olarak bir kentin halkının sağlığını ilgilendiren bir konuyu çözümleriyle birlikte dikkatlerine sunuyorum, onlar bahane bularak alakadar bile olmuyorlar. Bu konuyu bilmediklerini mazur görsek bile, yalınışlığı öğrendikten sonra, vazifelerini yapmadıklarını mazur görmek mümkün değil. Bodrumun halkı onları bu gibi işlerle bizim namımıza uğraşsın, takip etsin diye vazifelendirdiler, bu nedenle aylık alıyorlar, bahane bulup atlatsınlar diye değil, ayıptır, halk dilsiz olsa da yukarıda allah var.

Bütün bu yalınış kullanılan yol işaretlerinin bulunduğu kavşakların resimlerini çekerek tekrar bir dilekçe ile bakanlığa göndereceğim, ve ben bunu aylık almadan, makam işgal etmeden, bir vatandaşın katkısı olarak seve seve yapıyorum, utancı olan utansın.

**** ———- ****

Yarımadamızda kayda değer olaylara şahit olmaktayız. Bitez Belediyesinin başladığı ilerleme hareketine, büyük bir hız ve başarıyla, Ortakent ve Turgutreis Belediyeleride katılmış durumda. Bu mevkilerde hergün yeni bir hamle yapıldığını izlemekteyiz. Günün kısıtlı imkanlarını, iç ve dış kredi ve bağış imkanlarını kullanarak, çok yararlı gelişmeler kaydetmekteler. Bodrum yarımadasının onbir belediyeye bölünmüş olamasına karşı olmama rağmen, yukarıda belirtilen yörelerdeki Belediye Başkanlarını ve yardımcılarını sevgi ve takdirle kucaklar, onlara devamlı başarılı çalışmalar dilerim.

Bunu yaparkende, içerisinde değerli kimseler de bulunan, Bodrum Belediyesinin, Kaymakamlığının, bu aşamaları yapamayarak olduğu yerde saydığı, bir kabus gibi üzerime çöküyor. Baştakilerin çoğunun bürokrasi ve parti politikasını bir yana bırakmayarak vazifelerini yerine getirmemelerini ise hiç affedemiyorum. Atandıkları görevlerde para aldıkları halde bir hamle yapamayarak, baştan savmacılık, atâlet, ve teşkilatsızlıkla yetenen bu kişilere saygı ve sevgi duymak kâbil mi?

Bodrumun güzel görünüşünü, bütün yalınışlıklara rağmen, hâlâ muhafaza etmesinin en başta gelen nedeninin bütün yapıların, en fazla iki katlı, ve BEYAZ olması gerekçesi olduğunu evvelce dile getirmiştim. Bu yıl, Bodrum Belediyesi hudutları içerisinde bile, rengarenk binaların ayrık otu gibi artmakta olduğunu üzüntüyle izlemekteyim. Belediye yetkilileri, bizler için hayatî denecek kadar önemli olan bu basit kuralı bile uygulamaktan, aciz olabileceklerini düşünmek istemiyorum. Acizseler, niye bu yerleri işgal ediyorlar diye düşünmemek te eleden gelmiyor.

Size yalvarıyoruz, beyazlık korunmadığı takdirde istikbal çooook karanlık olacak.

About The Author