Muhalefet nerede?

 

Sivil darbe, ordudan başka bütün kurumlarda gerçekleşiyor. Hukuk devletlerinde halk ve muhalefet beraber hareket ederek, yozlaştırılan millî ilkeleri onarmayı başarabilirler.

Yurdumuzda birçok defa darbeye gerek doğmasının nedeni, kısaca, milli çıkarları ve Atatürk ilkelerini koruyabilecek, güvenilir bir muhalefetin yokluğu olmuştur.

2006 yılında CHP’yi çağdaş ve yeni bir yönetime ve emperyalist etkilerden kurtulmuş demokratik bir düzene sokma çabamız destek bulmamıştı. Seçimlerden sonra basın’ın CHP’ye karşı alevlenen kızkınlığı da çabuk söndü. Parti içindeki çabalar ise, basından yardım görmeden, hatta bazı çok satan gazetelerde Baykal’ın destek görmesiyle, beş aydır hiçbir gelişmeye ulaşamadı.

Hâlâ etkin bir  muhalefet de yok. İktidarın istediği de bu.

Zaten, Sayın Baykal’ın RTE’ın M.Vekili seçilme yolunu açtığı, Türban’ın Çankayaya çıkmasına yeşil ışık yakığı, yıllardır en kritik zamanlarda diğer partilerle birleşmeye yanaşmadığı, emperyalistlerin planlarına karşı gelmediği, yazılmıştır. Bu tutumlar CHP’yi AKP’ye yardımcı duruma düşürmektedir.

CHP’nin bugünki haliyle hiçbir etken olmayacağına, hatta birdaha barajı bile geçemeyeceğine inanan çok. Bunlar CHP’nin muhakkak bir değişimden geçmesini bekliyor. Her an, CHP M. Vekilleri tümüyle partiden ayrılmak kozunu kullanmak isteyebilirler.

CHP’nin gereksinimi, eski diktasından hiçkimseyi içermeyen, bağımsız ve iktidar için örgütlenmeye niyetli, Atatürk ilkelerine bağlı yepyeni bir yönetime teslimidir.

Sayın Baykal bu geçişi başarmak yeteneğindedir. Türkiyenin demokratik bir şekilde istikbalini belirleyebilmesi ve belki son fırsatı, ona bağlanmış görülüyor.

Hızla gelişen olaylardan ötürü, bu değişiklik artık yıllar değil, birkaç ay meselesidir. Son vazife bir vatan borcudur.

Bu umut yolunun ivedelikle açılması, kaçınılmazı önleyebilir.

 

 

 

 

About The Author