Yeni Yıla başlarken

 

Bu yazı köşesinin bağlamı içerisinde, Yeni Yılda, en büyük arzum bundan böyle her yazımda bugüne kadar çeşitli şekillerde kınamış olduğum yetkililere başarıları için teşekkürler yağdırmak. Hayal bu ya, hani bir sabah uyansak ve istediklerimizin olurverdiğini görsek. Hiç değilse aramızda bir bağlantının, bir anlayışın, karşılıklı bir işbirliğinin, meyvalar verdiğini izlesek. Bundan da çabalarımızın sonucu olarak, bu eşi bulunmaz yarımadamızın günden güne uygar bir seviyeye eriştiğini hep beraber seyretsek. Ne güzel bir hayal, bu ortamda erişilmesi nekadar uzak görülen bir amaç!

Benim siyaset, plitika ve partizanlıkla hiçbir ilişkimin olmadığını evvelce söylemiştim. Bu nedenle yurdumuzda devamlı olarak gözlediğimiz hizipleşmelerle, adam tutmakla, hiçbir ilgim yoktur. Dolayısıyla bu köşede yetkililere yaptığım kınamaların, eliştirilerin, uyarıların, kişilere karşı doğrudan hiçbir hedefi olmamıştır. Seyrek olarak, sözlerimi bir kişiye atfetmişsem, muhakkak o konudaki yetkiyi elinde tutmasındandır, şahsına karşı beslediğim gizli bir düşünceden değil. Bu tutumumun kendileri tarafından anlaşılmış olmasını ümit ederim.

Bu yazıları ne hayatımı kazanmak, ne seçime hazırlanmak ne de bir partiye yaranmak için yazıyorum. Yegâne hedefim yılların birikimi olan bilgileri, yarımadamızın yararına, yetkililerle paylaşarak doğru yönde bir adım atabilmemize yardımcı olmaktır. Bunu yaparken de beklediğim, çabalarımın meyvasını görmekten başka hiçbirşey değildir.

Bugüne dek bu beklentilerin hemen hemen hiçbirisinin gerçekleşmemiş olduğu için sevinçli değilsem de, ümitsizliğe kapılmış değilim. Çünki kişinin gücünün herşeyin temeli olduğuna ve ergeç başarılı olacağına inanıyorum. Birgün gelecek, belki kişiler değişecek fakat biz hayal olarak baktığımız amaçlarımıza erişeceğiz. Tarih daima bunu göstermiştir ve böyle olacaktır, başka yolu yoktur. Hakikat, doğru, iyilik daima neticede kazanan olmuştur.

Ne yazık ki, bütün gayretlerime rağmen beraber yaşadığımız şu kısa zaman içerisinde bulunanlar, şu veya bu sebepten, karmaşalarından kurtulamayarak, bilgiye bilgi, uyarıya uyarı, tavsiyelere positif yönden bakmak olgunluğunu gösteremeyerek, -ah şu adamdan bir kurtulsak diye düşünebilirler. Bu tabiatiyle kendi bilecekleri bir tutum, kimse onlara yön değiştirtemez. Bütün bunlar kişinin özelliklerine dayanan tutumlardır.

İşin üzücü tarafı, Bodrum’da birçok arzulu, bilgili, gönüllü yardıma hazır kişiler varken, parayla satın alınmayacak bir potansiyel olan bu güçten, yararlanmayı seçmemiş olmalarıdır. Bu Bodrum için çok büyük bir kayıptır, gönüllüleri yıldırır, bıktırır ve uzaklaştırır. Fakat daima gene arkalarından başka gönüllüler belirir. Yetkililerin görmeleri gereken de bizlerden kaçış olmadığıdır. Biz kaplumbağa ile tavşanın yarışı misali her köşede karşılarına çıkabiliriz. Kişiler değişir amma amaçlar yok olmaz. Bu arada kaybedilen vakitten zarar gören halk ve kentimiz olur.

Bu denklemin en mühim numaralarından birisi de halktır. Bizlerin gayreti halkın rahatını, refahını, sağlığını, emniyetini arttırmak olamasına karşın, halkın kendi çıkarına olan bu gayrete katılmaması  acıdır. Bu da yıllardır herşeyin evvela Padişahtan sonra da Devlet babadan beklenmesinden gelen alışkanlıktan doğan, en büyük eksikliklerimizden birisidir. Kendi geleceğini atayamayan toplum uygarlığa erişmemiştir.

Ben yeni yıl kararı olarak, aynı yolda, elimden geldiği kadar yardım gayretlerime devama azimliyim.

Hlakımızın silkinerek çabamıza ortak olmaları, kendi işlerini kendi ellerine almak gücünü göstermelerini,

Yetkililerin de bizleri düşman değil, beraber çalışmayı arzu eden yardımcıları olarak görmelerini ve vazifelerini yapmalarını ümitle bekliyorum.

Yeni Yılınız kutlu, geleceğimiz parlak olsun.

 

 

About The Author