Hazırmıyız?

 

İzmir depreminden sonra çıkan yazılarda, Valiliğin evvelce yaptığı değerlendirmede elli altı okulun incelendiği, otuz okulun depreme dayanıksız raporu aldığı, fakat yanlız ondört tanesinin güçlendirildiği haberi çıkmıştı. Diğerlerinin de kadere bırakılmış olduğu yorumu yapılmaktaydı.

Deprem yağmurunun aynen Bodrum’da olduğu gibi devam etmesi üzerine, herhalde suçlu olmaktan korkan bazı makamlar, bibirlerini yargıya vermeye başlayınca, valilikten önlemler alınacağı, ve binalari dayanıksız yapanlar hakkında takibat yapılacağı, haberleri de yukarıdakileri takip etti.

Bodrum deprem yağmurundan sonra yazıdığım yazılarda, yarımadamızdaki bütün okulların kontrol edilerek güçlendirme yapmamız gerektiğini yetkililerin dikketine getirmiştim. Yukarıdaki haberden sonra acaba gereken yapıldı ve önlemleri alındı mı diye merak ediyorum.

Deprem ben geliyorum demiyor, demese de geliyor. Burnumuzun dibinleki İzmir depremi bizim için çok yerinde bir hatırlatma sayılır. Rehavete kapılmamamız gerektiğinin bir habercisi olmalıdır.

Bugün başlayan Şeker Bayramında, neşe ve mutlulukla kutlamak yerine, bir an, depremin olduğunu ve iki okulumuzun yıukılmış olduğunu düşünmek, başımıza gelebilecek felaketlere nekadar yakın olabileceğimizi gösterir.

Bu olasılığa karşı, yetkililerimiz, halk ile açık olmaladırlar. Yavrularımızın sağlığı, aile ocaklarının bütünlüğü, herşeyden önce gelmelidir.

Şayet okulların durumu incelendiyse, durum ne olursa olsun, halk bilgilendirilmelidir. Gerçeklerin halk tarafından bilinmesi, şayet yapılması gerekenler varsa, halkın birliğiye daha çabuk önlemler alınmasını sağlayabilir.

Sorunlar ne olursa olsun, nekadar zorluklar olursa olsun, hiçbir nedenle, çocuklarımızı bir felaketin eline bırakamayız. Sonradan kabahati başkalarına atmaya çalışmak da birşeye yaramaz, hiçbir kaybımızı geri getiremez.

Yetkililerden birkere daha:

Yarımadamızdaki bütün okulların incelenmesini,

Depreme karşı dayanıklılık raporunun, hazırsa, yayınlanmasını,

Halktan hiçbirşeyin şeyin saklanmamasını, rica ve talep ediyoruz.

En güzel bayram, yuvamızın mutluluğu ve emniyeti içerisinde, sevdiklerimiz ve çocuklarımızla geçirebildiğimiz, her gün, her dakkadır. Bu sayılı anları hiçkimsenin, hiçbir nedenle, karanlık günlere çevirmek tehlikesine atmaya hakkı yoktur. Zaten karanlığın da hangi ocağın başına çökeceği hiç belli olmaz.

Yukarıdaki felaketlerin hiçbirzaman olmamasını temenni ederken,

Mübarek Şeker Bayramınızın, sevdikleriniz, yavrularınız, eş ve dostlarınız ile, sıhhat ve mutluluk içerisinde geçmesini diler, hepinizi candan kutlarım.

 

Bağış yapabilecek olanlara da, tamaman bağışlarla işletilen, Bodrum Sağlık Vakfı, Turgutreis Engelli Çocuklar Merkezinin varlığını tekrar hatırlatırım  (0252-382-8586).

 

About The Author