Adaboğazı

 

Bu yazıyı ucuz atlattığımız bir felaketten alınması gereken dersleri belirtmek için yazıyorum. Hadiseye neden olanları ortaya çıkarmak, çezalandırmak, başkalarının görevi olduğundan bu yazının kapsamı dışındadır.

Nihayet uzun zamandır saklanan haber açıklandı ve yıllardır adaboğazında ağaç diken, sulayan, etrafını telle çeviren, koruması için bekçi tutan şahsların birisinin, Bodrum Belediye Meclisi azası, diğerinin de ben burasını kullanıyorum, turislere servis veriyorum, kimse birşey söylemedi, diyen bir şöför olduğu yazıldı. Birisi, yaptıklarının yöreyi güzelleştirmek için olduğunu, ve iftiralara maruz kaldığını beyan ederken diğeri ise,- bana kimse yapma demedi ki, ben de kullandım, demiş, bakalım daha sonra neler göreceğiz, herhalde işin altında etli butlu kodaman bir neden yatıyor. Bana sanki suçu yüklenecek bir kaçış keçisi aranıyor gibi geliyor.

İçimizde, böyle şahısların bulunmasına üzülmemizin yanında, kendi içlerinde bu şahsların olduğunu bile bile, kamuyu bukadar zamandır karanlıkta bırakan, olanlara göz yuman, arka bahçesinde kimin ne yaptığını kontrol edemeyen, idarecileri de ayıplamamak mümkün değil.

Bizim gibi basit kişilerin aklının almayacağı, bu hadise Bakanlığa kadar gidiyor, beyanatlar yayınlanıyor, amma isim bilinmiyor deniyor! Ve bu arada Bodrum belediyesinden ÇIT YOK! Ayıptır beyler, çok ayıp. Siz akıllı olabilirsiniz amma halk enayi değildir, sadece sabırlıdır.

Sayın aza kendisinin nekadar yöre seven birisi olduğumuza inanmamızı bekleyerek bize yaptığı hakarette ilaveten, diğerlerinin bizle beraber hareket eder göründükleri sırada, onu bilmemeizlikten gelmelerini de hazmetmemiz zor oluyor.

Bu işi bizleri tatmin edecek birşekilde tatlıya bağlayabilmek için Sayın Meclis azalarının bir araya gelerek, şayet haber doğruysa, en kısa zamanda, bu şahsın istifa etmesini istemeleri, en azından, beklediğimiz düzeltme gerekçesidir.

Yukardakiler olayın acı tarafı. Tatlı tarafı ise olanlardan öğrenilmesi gereken dersler. Şayet birkişinin cesaretiyle başlayan ve halkın gücü haline oluşan bu hareket olmasaydı, çok yakın zamanda Adaboğazını kaybetmiş olacaktık. Dolayısya sadece Adaboğazını kazanmadık, bundan sonra olagelecek benzeri şeylerin de yapılabilmesini önlemiş olduk. Ormanlarımızın, sit alanlarımızın türlü bahanelerle parselnmesinin yeni bir uygulama haline oluştuğu bu dönemde kazanılmış olan bu zaferin manası, hiç değilse Muğla için, büyük bir önem taşımaktadır.

Kişinin gücünü yenebilecek hiçbirşey yoktur. Çünki kişiden toplum, toplumdan da daha büyük güç doğar. Doğru bir geye ile, yasal yoldan, hareket eden bir toplumun önünde de hiçbir mani dayanamaz. Dünya güçlerine karşı, can çekişen bir Anadolunun, bir tek liderin gayretiyle, büyük bir güç olarak kalkınması, ve istklal savaşını kazanabilmesi, bunun en güzel bir örneğidir.

Bodrum’un birçok sorunlarını bu şekilde birleşerek çözmemiz işten değildir. Birleşebilmemiz, bizim artık atâletten silkinmiş olduğumuzun bir kanıtı olarak kabul edildiği anda herşey değişecektir. Yetkililer nekadar iyi niyetli olursa olsunlar, neticede herkez için işini kaybetmemek endişesi mevcuttur. Yapmadıkları işleri kabul etmediğimizi gösterdiğimiz, inisiyatifi elimizde tuttuğumuzu belirttiğimiz zaman, onlar da işlerini zamanında yapmak zorunluğunu hissedeceklerdir. Bu onlar için kaçınılmaz bir gerektir.

Kazanılan bu dersi unutmamalı, zaferin verdiği sıcaklığı içimizde daima taşımalıyız,

Kişinin gücünden birlik, birlikden güç doğar,

Beraber olduğumuzda, doğru ve yasal yolda yapamayacağımız hiçbirşey yoktur,

Birlik kuvvetimiz yetkililer tarafından birkere kanıtlandığında, artık vazifelerini yanlış veya eksik yapmak şanslarının yok olduğu da anlamış olacaklardır.

Sayın yetkililer, Bodrum uyanmıştır, birleşmesini öğrenmektedir,

Bodrum’da, Bodrum’lu olduğu için birini kayırmak devri geçmiştir,

Çünki Bodrum Türkiyedir, Türkiye de bizimdir, hepimizindir,

Yeni bir tutumla hereket etmeniz herkezin yararınadır, unutulmasın.

 

About The Author