Bekliyoruz

 

4 Temmuzda yayınlanan “Bıçak kemiğe dayandı” başlıklı, Oasis karşısındaki trafik sıkıntısından bahseden yazıma gösterilen ilgiden ötürü, Kaymakamlık, Polis ve Trafik Şubesi yetkililerine teşekkür ederim. Hasretle beklediğimiz bu olumlu ve sorumluluklarını tanıyan tutumlarını alkışlıyorum. Konu hakkında aşağıdaki bilgileri edindim:

Çevre yolundaki yetersizlikler, ve park eden araçların yarattığı tehlikeli durumlar Kaymakamlık tarafından, ve trafik yetkilileri tarafından, bilinmekteymiş,

Torba kavşağından Bitez kavşağına kadar olan bölgede, çevre yolu üzerinde park yapılmasının yasaklanması için İl Trafik Kuruluna başvurulmuş, ve onay alınmış,

Muğla Valisi de bu öneriyi onaylamış,

Yol boyunca yasağın uygulanabilmesi için, Kara Yolları Trafik Kanununda belirtildiği söylenen şekilde, levhaların konması için, sorumluluğu olan Bodrum Belediyesine bildiri yapılmış,

Bugüne kadar soruşturulduğu halde Bodrum Belediyesinden hiçbir yanıt alınmamış, ve uygulama yapılmamış.

İlk yazımla bu yazı arasında geçen kısa süre içerisinde, geçen yazımın konusu olan  Oasis’in karşısında aşırı sıkışıklıktan ötürü çiddi bir kaza daha oldu. Daha da kaç kişinin malı yok olacak, ve canı yanacak belli değil.

Diğer birçok işlerde olduğu gibi, Bodrum Belediyesi içine kapanık olarak, dışarıya bilgi vermeye çalışmadan, sorunlarımıza çareler getirmeden, veya çıkar aradıklarını bizimle paylaşmadan, oturmaktadır. Konacık Belediyesi geçen son baharda yaptığı halde, Bodrum Belediyesi hâlâ çöp kutularını bile ana yol üzerinden kaldırmak zahmetine katlanmamış, bütün ihtarlarımıza rağmen, bizlere bu saygıyı göstermemiştir.

Çevre yolu üzerinde alınacak önlemler, bir veya birkaç kişinin hayatını kaybetmesini önleyebilir. Acaba bukadar zaman bu konuda hassasiyet göstermeyen yetkililer, bir felaket olduğunda kayıpların vebalini yüklenmeye hazırlar mı? Yoksa kriz komitesine mi devredecekler?

Bu konuda araştırma yaparken, şubenin elinde yanlız 23 polis olduğunu, bunların 12’sinin içeride, 11’inin dışarıda, bu 11 in altısının Cevat Şakir Caddesinde çalıştığını öğrendim. Yâni geriye bütün diğer yöreler için beş memur kalmakta!

Yukarıdaki park etme yasağı uygulanmaya başlasa bile, nasıl kontrol edilebileceği ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Gereken bildiriler yol kenarına konduktan sonra yegane yapılabilecek, jandarmanın yardımını istemek, ve cezaları yazarak, yasalara uymamayı adet edinmiş olan halkımızın, cebini acıtarak, yola getirmektir.

Dinlemiyorlar dediğimiz ve kontrolü gevşettiğimiz anda, halkı yasaları çiğnemeye teşvik eden bir unsur daha yaratmış oluruz. Yâni kaş yapalım derken göz çıkarırız.

Uygar olmayan bir toplumda, yasakların yasak olduğunu, ceza kesip, cep yakarak öğretmekten başka yol yoktur.

Biz cep yakmayı, can yakmaya tercih ediyoruz.

Altı memurun Cevat Şakir’de park edilmemesi için görevlendirilmiş olmasını hayretle karşılamamak mümkün değil. Kronik bir hastalık haline gelmiş olan bu park etme konusu, halkın umursamamazlığının bir ifadesi olarak alımlanabilir. Ancak bugüne kadar Belediyeye yaptığımız önerilerin hiçe sayılmış ve bu yörede halkın kısa süreli park etme ihtiyacı dikkate alınmamıştır. Problemin temelinde bu ihtiyacın tatminkar bir şekilde giderilmemiş olması yatmaktadır.

Yaptığımız öneriler içinde, manavlar önündeki otoparkın, kısıtlı, sayaçlı, oto park alanı olarak değiştirilmesi vardı. Bunun için bir de plan yapıp Belediyeye göndermiştim. Hâlen köpeklerin ve esrarkeşlerin dinlenme yeri olan bu parkın, ağaçlandırılmış bir otopark’a çevrilmesi, bu kronik hastalığın en mantıklı bir tedavisi olduğuna inanıyorum.

Kasaplar, balıkçılar etrafında olan yolda da gene kısa süreli, sayaçlı, paralel park yapılmasının sağlanması gerekmektedir.

Ben beklemekten bıktım, sizde bıktıysanız, hayatta olduğunuzu belirtin.

 

About The Author

0 Comments