B.B.B.

 

Sanırım halen Bodrum’da elliden fazla kurulmuş birlik var. Bunların ufak bir kısmı etken olarak çalışmakda, diğerleri ise iyi niyetlerini uygulamaya koyamıyorlar. Etken olanların da zaman zaman kuruluş gayelerini unutarak politikaya kurban gittiklerini üzüntü ile izlemekteyiz.

Bazı yabancı toplumlarda, birkaç kişi bir araya geldiğinde doğal olarak hemen bir örgütleşme yeteneği vardır ve gayeye doğru süratle ilerlemeyi başarırlar. Yurdumuzda ise maalesef birkaç kişi bir araya geldiğinde, kısa bir süre sonra, kişisel nedenlerle kavga, guruplaşma ve sonra da ayrılmalar başlar. Bu tatsızlık içerisinde çok zaman en işe yarayacak olanlar ellerini çekerler ve kuruluş gayesi unutularak, bütün edinilebilecek faydalar suya düşer. Bu kötü neticeye varmayanlar ise, kısa bir süre sonra etraflarında yardımcı bulmakta güçlük çekerler. Kuruluşta atıp tutan, hararetle başlayan birçok kimse, iş yapmaya gelince binbir bahaneyle toz olur. Neticede her birliğin başında çok az sayıda yapıcı eleman kalır ve etkin olmak yeteneğini kaybederler.

Daima kişinin kuvvetinin esas olduğunu bilmemizle beraber, birlikten güç doğduğunu da unutmamamız gerekir. Tek elle alkış sesi çıkmaz, fikirleri yürütmek için, sayıya, güce gerek vardır.

Tarih bize iyi niyetli kişilerin bir araya gelebildiği bir ortamda, yarattıkları toplum gücünün başarısına karşı koymanın çok zor olduğunu göstermiştir. Atatürkün şahsi gayreti ve azmi ile başlayan İstklâl savaşı, bunun en güzel bir örneğidir. Kuvvetli bir lider, yerinde bir fikir, en zor şartlar altında, benliğini tamamen kaybetmiş, hiçbir özdeksel varlığı kalmamış bir kitleyi bir araya getirmiş ve Birleşik Avrupa devletlerine karşı inanılmaz bir zafere ulaştırmıştır.

Bodrum’da, başka heryerde olduğundan daha fazla, birçok fikir sahibi ve iyi şeyleri isteyen aydınlar var. Bunların etkili olabilmeleri için bir araya gelmelerni beklemek hayal olmasına karşın, bu aydınların hiçdeğilse bir kısmının bir araya gelerek kurmuş oldukları Birliklerin gerektiğinde beraber hareket edebilmelerini sağlamak mümkündür.

Bodrum’daki bütün birlikleri içeren bir Bodrum Birlikleri Birliği kurulması bize büyük ağırlığı olan, güç sahibi bir toplum kazandırabilir. BBB  bir başvuru yaparak, halkın ihtiyaçlarını yansıttığında, kenara atılması çok zor, binlerce oyu beraberinde getiren güce sahip olur.

Yapılması gereken, üyeleri her birliğin, başkan, ve başkan yardımcılarından oluşan yeni bir birlik kurmaktır. Bu birlik, diğer birliklerin başlarında bulunan etken azalardan oluşacağından, bir araya gelip, Bodrum’un çeşitli sorunları hakkında kararlar almaları çok daha kolay olur. Mevcut birlikler bir toplantı yaptığında beş kişiyi bir araya getirmekte zorlanırlar. Halbuki elli birliğin başkan ve başkan yardımcıları BBB toplantısına geldiklerinde yüz kişi toplanmış olur ve bu toplum etkili bir güç olarak tanınmaya başlar. Birliklerin gene herzaman ayrı hareket etmek imkânı olmasınına ilaveten, BBB ye getirecekleri konular için alınan her karar, birliklerin aslî gayeleri ne olursa olsun, görüşülen konunun BBB den geçerek yetkililere sunulması, bütün üyelerinin arzusunu göstereceğinden binlerce oya eşit olur.

Problemlerimizin yetkililer nezdinde takip edilebilmesi, ve neticeler alınabilmesi için, toplum gücüne olan zorumluluk bu oy çokluğu ile kaçınılmaz bir boyuta erişir. Arkasında büyük bir oy birliğini getiren bir örgütün sesi, Ulusal basında da, yetkililer arasında da, önemsememezlik edilmeyecek durumu sağlar.

Bodrumda çıkan bütün yayınların sahiplerini, yazarlarını, mevcut birliklerin idarecilerini, BBB yi kurmak için çalışmaya davet ediyorum.

Bugüne kadar birlikler kendi başlarına uğraştıkları halde nekadarcık yol alabildiğimiz meydanda. Biz yazarlar yıllardır doğruyu ve yapılması gerekenleri yetkililerin dikkatine getiriyoruz, nekadarcık az başarılı olduğumuz belli. BBB yi tecrübe etmekle hiçbirşey kaybetmeyiz, büyük bir olasılıkla çok iyi neticeler alabiliriz. Bu tutum yurt içinde örnek olacak uygarca bir başlangıç olabilir.

Bu birleşmenin Bodrum’un sorunlarında etkin olabilecek bir güçte olacağına inanıyor, geleceğe ümitle bakıyorum.

About The Author

0 Comments