Bodrum, Turizm ve Yelkencilik- 4/4

22 Kas, 2002Yarımada Gazetesi Yazılarım

Yat yarışları, evvelki yazılarımda belirtiğim gibi, dingi yarışlarının büyük ölçüde yapılan bir tatbikatından ibarettir. Önemli farkı, çok büyük bir parasal hareket yaratmasıdır. Tekne yapımından, yan sanayisine, limanına, çekek yerine, bakımına, oteline, lokantasına, giyimine kadar her dalda iş sahası yaratır. Kendi başına büyük bir ekonomik güçtür.

Bu güç Bodrum için aynı zamanda çok büyük turistik gelir kaynağıdır. Bu kaynak kaliteli bir kitleden gelir. Evvelce de dediğim gibi, bir tek tekne sahibi, bir uçak dolusu ucuz turistten fazla para bırakır. Bu kaliteli aktivite bütün yörenin kalitesini de yükseltir. Bu nedenle de dışarıdan kaliteli turist gelmesi ihtimâli artar.

Bugün İstanbul, yurdumuzda en çok yelkencilik, yatçılık, yapılan bir mıntıkadır. Fakat orada genellikle bu faaliyet beş ay yapılabilmektedir. Yılın yedi ayı ıklim müsait değildir ve hemen hemen bütün aktivite durmaktadır. Halbuki Bodrum’da yılın her ayında bu spor rahatlıkla yapılabilir. Gayemiz kuzeydeki yatları, hiç değilse kış aylarında, Bodruma çekmek olamalıdır. Halen tam bunun tersine, bazı kimseler teknelerini daha uçuz bağlama imkanları olan İstanbula götürmektedirler.

Bunu gerçekleştirmek için, bağlama yerleri fiatlarını İstanbuldan daha ucuz yapmak, ve kışın burada sık sık yarışlar tertiplemek yeterli olacaktır. Bu yarışlara uluslararası bir hava vermek yavaş yavaş yabancı tekneleri de buraya çekecektir. Komşu adalar bu iş için müsait değildir.

Halkta uyanmış olan yalınış kanaatin aksine, bütün yatçılar aşırı zengin değildirler. Bunların birçoğu, başka şeylerden keserek deniz aşkına bu sevgiyi yürütmek gayretindedirler. Onlara lüks olmayan, emniyetli bir bağlama yeri temin etmek kâfi gelecektir.

Bilinçli olarak düşünmemiz gereken, yatçılardan esas parayı bağlama yerlerinden değil, onların beraberlerinde getirecekleri yan işlereden devamlı olarak kazanmayı hedef almaktır. Bu da ancak yetkililerin yardımı ile gerçekleşebilir.

Dört parçadan oluşan bu seri yazımda belirttiğim hususların, bodrumun turizmine faydalı olacağına, turist kalitesini yükselteceğine, milli bir fayda sağlayacağına, Muğla Vilayetinde yaratılmaya çalışılan yan turizmde en önemli rolu oynayacağına inanıyorum.

İstediklerimizi şöyle sıralayabiliriz:

  • Deniz sporlarının, yelkenciliğin, Bodrum için bir turizm politikası olarak ele alınması,
  • Bodrum’un her koyunda, bilhassa, Torba, Gölköy, Gündoğan, Yalıkavak, Akyarlar, ve Gümbet koylarında Optimist ve Laser sınıfı teknelerin kullanılımının teşvik ve kolaylık görmesini,
  • Tornabın pilot proje olarak belirlenmesini, mevcut barınak dışında bir sahanın doldurularak bu gayeye tahsisi,
  • Lüks olmayan, emniyetli, yat bağlama yerleri tesisi,
  • Yılın her mevsiminde, sürekli olarak, yabancı teknelere de açık olacak, yelken yarışları tertibi,
  • Yelken sporunun, Optimist ve Laser claslarında, tesis edilecek filocuklarla, milli bir politikanın Bodrum’da yaygınlaşmasının teşviki ve temini,

Bodrum’luların, yetkililerin, bu önerilerin Bodrum’un geleceğinde önemli bir yer işgal edeceğinin bilincine erişmelerini ümit ediyorum. Yetkililerden bunu bir parti meselesi yapmadan, birleşerek, halktan yardım isteyerek gerçekleştirmelerini, halkımızdan da bunların gerçekleşmesi için gerek denetimi ve katkıyı göstermelerini ümit ve rica ediyorum.

Ne ekersek onu biçeriz. Kahvede oturup dert yanmak, saha kenarı futbolcusu olmak, sade şikayetle yetinmek, işleri başkasının yapmasını beklemek, hiçkimseyi hiçbiryere götürmez. Olduğumuz gibi kalırız. Vakit geldi geçiyor, emeklemeyi bırakıp yürümeye başlasak ne iyi olacak.

(Ne mutlu ki öneriler, özel teşebbüs sayesinde, büyük ölçüde, geçen 14 yıl içinde oluştu.)

 

About The Author

0 Comments